Soru: Peygamber (s.a.v) Efendimiz, ik i k ız ın ı Ebû Cehil’in,oğullarına vermiş. Rukayye (ra) ile Ümmü Gülsüm’ü (ra) bu kimselere neden verm iş ? “Müşrike kız verme fakat al” deniliyor. Açıklayınız. Cevap: Peygamber Efendimizin (sav) Rukayye ve Ümmü Gülsüm adlı kızları, Ebû Cehil değil Ebû Leheb’in oğluna nikâhlanmış ise …
Malzemeler 1 orta boy pancar 1 orta boy havuç 2 yemek kaşığı bal Hazırlanışı Kışın bolca tüketebileceğiniz bu meyve suyunu hazırlamak için 1 adet pancar ve 1 adet havucu katı meyve sıkacağı ile sıkın, 2 yemek kaşığı bal ilave ederek karıştırın. Soğuk için. Share on FacebookPost on XFollow usSave
Eğer zinde kalmak için hâlihazırda egzersiz yapıyorsanız,neden aynı zamanda beyninize bir idman sağlamıyorsunuz? Koşu bandında koşmak, bir parkta veya mahallenizde koşmakla aynı şey değildir. Spor salonundaki bir makinenin öngörülebilir programı beyinden neredeyse hiçbir şey talep etmez. Bir yol veya kaldırımda yürüyüş, koşma veya bisiklete binme her köşede öngörülemez çoklu duyusal …
Kendini beğenmiş bir İstanbullu, Edirne’ de bir düğüne davet edilir. Düğün yemeğinden sonra hep birlikte bahçeye çıkılır. Oyun havaları eşliğinde bir süre eğlenildikten sonra, sıra istek parçalarına gelir. Onun konuk olduğunu bilen zurnacı yaklaşıp, “Çalmamızı arzu ettiğiniz herhangi bir parça var mı?” diye sorar. Zurnacıya küçümseyerek bakan İstanbullu, “Kala kala …
Malzemeler 1 orta boy yeşil elma 1 orta boy armut Hazırlanışı Elma ve armudu katı meyve sıkacağı ile sıkın, soğuk için. Share on FacebookPost on XFollow usSave
Poyraz ile Güneş, bir gün sıkı bir iddiaya girmişler. Poyraz, “Ben insanlara istediğimi yaptırırım,” demiş. “Hayır,” demiş Güneş, “asıl ben istediğimi yaptırırım.” O sırada, tarlasında çalışan bir adam görmüşler. Poyraz, “Var mısın” demiş Güneş’e, “adama üstündeki giysileri sen mi çıkartacaksın, ben mi? “Varım,” demiş Güneş, “Hadi, sen başla önce… Adama …
Malzemeler 1 orta boy muz 1 su bardağı çilek Hazırlamışı Muz ve çileği katı meyve sıkacağı ile sıkın, soğuk için. Share on FacebookPost on XFollow usSave
Eskiden, çok eskiden Ege Bölgesi’nde Frigyalılar hüküm sürerken bugünkü Dinar kasabasında bir çocuk dünyaya gelir. Marsiyas adı verilen çocuk, küçük yaşta müziğe merak sarar. Frig havaları besteler, yurdunun doğa tanrısı Pan’a ilahiler yazar. Kamışa yedi delik açarak, bugün çaldığımız flüt, ney ve kavalın ilk örneğini icat eder. İcat etmekle kalmaz; …
Arife günü, Nasrettin Hoca’nın karısı baklava yapmış. Hoca baklavadan bir dilim atmış ağzına, çok hoşuna gitmiş. Bir dilim, bir dilim daha derken… Tepsinin yarıya indiğini gören karısı, “Yarın bayram, gelen gidene ne ikram edeceğiz?” deyip almış Hoca’nın önünden tepsiyi, kaldırıp saklamış. Gece uyku tutmamış Hoca’yı. Baklavada aklı. Karısının uyumasını bekledikten …
Yıllar, yıllar önce… Ülkenin dört bir yanından gelen kervanlar, İstanbul’da Kapalıçarşı’ya inmektedir. Tüccarların kumaş, kürk, baharat siparişleri burada teslim edilmekte; malların bedelleri ise daha sonra toplanmaktadır. Kurnaz tüccarlardan biri, böyle para toplama anlarının birinde, kervancının dalgınlığından yararlanıp, ona 400 altın eksik ödeme yapar. Eksik ödemenin farkına varmayan kervancı, Şam, Bağdat …